24 Aralık 2013 Salı

Yöneticiler İçin Empati ve Empatik İletişim

Sürekli gelişen iş dünyasında iletişimin önemi arttıkça, iletişimin verimliliğiyle ilgili empati (duygudaşlık) ve empatik iletişimin önemi de bir o kadar artmaktadır. İletişimin kalitesini artırmak amacıyla kullanılan empati;  bir insanın, kendisini karşısındakinin yerine koyarak, onun duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlamasıdır. Empatik İletişim ise; bu doğru olarak algılanan duygu ve düşüncelerle, karşıdakinin yerine kendini koyarak o kişi ile iletişim kurulmasıdır. Empatik iletişimin kurulabilmesi, yönetici ve çalışanlar arasındaki iletişimin daha kaliteli ve daha hızlı olarak gerçekleşeceğinin işaretidir. İçinde bulunduğumuz yoğun rekabet ortamında, işletmelerin ayakta durabilmesi için, iletişimin önemini inkâr edebilmemiz mümkün değildir. Zaman ve teknolojinin getirdiği baskılarla baş etmeye çalışan yöneticiler, planlama yapabilmek, kontrol edebilmek kısacası yönetebilmek için sağlıklı bir bilgi alışverişine ihtiyaç duyarlar. Bunun için çalışanlarla kuracak olduğu diyaloglar en önemli göstergelerdir. Yönetici olarak çalışanları dinlemek, onlara saygı göstermek, kurulacak empatik iletişim, çalışanlar üzerinde her zaman olumlu etki yaratmaktadır.

Günümüzde her işletmede, gerek yapılan işlerle gerek ast-üst ilişkilerinde gerekse farklı konularda kişiler arasında sorunların yaşanması kaçınılmazdır. Bu sorunların çözümünde yöneticinin karşıdaki kişinin aynı olaya nasıl yaklaştığını ve aynı durum hakkında ne düşündüğünü bilmesi önemlidir. Yöneticinin iyi ve sağlıklı bir iletişim kurabilmesi için; iyi bir dinleyici olarak karşısındaki konuşurken ön yargısız, güven vererek, sözünü kesmeden, sabırla ve empatiyle dinlemesi gerekir. Eğer bir yönetici çalışma arkadaşlarıyla sağlıklı bir iletişim kuramaz ise herhangi bir sorunla karşılaştığında, sorunu çözmeye çalışmak yerine farklı davranışlar sergileyebilir.Genel olarak ortaya çıkan davranışlar; karşıdaki kişileri suçlama, kendi kabuğuna çekilip kendisini suçlama ya da yok bu işler çözülmeyecek, bu işler hep böyle devam eder düşüncesi.

Oysa bir yöneticinin empatik iletişim sayesinde, çalışma arkadaşlarını anlamaya çalışması, sorunlara onların penceresinden bakabilmesi, onların ruh halini hissedebilmesi ve onların vereceği tepkileri tahmin edebilmesi, hem iletişimini hem de rutin işlerini önemli derecede kolaylaştıracaktır. Bu noktada empatinin çalışanları şımartmak ve ne derlerse haklısın demek anlamına gelmediğinin de altını çizmek gerekir. Önemli olan dengeyi kurabilmektedir. Kurulan bu dengeyle yöneticilerin empatik iletişim anlayışını işletme içerisinde tüm çalışanlara da yaymaları halinde, olası sorunlar karşısında çalışanlar birbirlerine karşı daha hoş görülü davranacak ve çatışma ortamından uzak kalabileceklerdir. Bu sayede işyerindeki gerçek amaçlarına odaklanabileceklerdir. Başarıya ulaşmak için iletişimin gücü hiçbir zaman akıllardan çıkarılmamalıdır.

Eğer yöneticiler iletişimi empati ile güçlendirebilir, empatik iletişimi sağlayabilirse ve “ben” merkezli düşünceden uzaklaşabilirse işte o zaman sağlıklı iletişimin temellerini atmış olur. İşte o zaman karşısındakinin duygularını, düşüncelerini ön yargısız anlayabilir ve daha güçlü sosyal ilişkiler kurabilir. Böylece hem iş hayatında ve hem de özel hayatında başarının kapısını sonuna kadar aralamış olur. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder